Hala Bir UMUT Olduğunun Somut Kanıtı O Şahane CANAN DAĞDEVİREN Kimdir?


165
343 shares, 165 points

Ne içinde yaşadığımız ülkede, ne de dünyanın geri kalanında son yıllarda yaşanan olaylar hiç de iç açıcı ilerlemiyor, öyle değil mi? İnsanın ruhu daralıyor, bir tuhaf hallere giriveriyor bünyeler vallahi. Bipolar kalmayan kaldı mı zaten, Allah aşkına? Nereye baksak bir iç karartıcı gelişme, kime dönsek can yakan bir haber… Bu tür zamanlarda benliğimiz ister istemez gülümsetici, neşe verici şeyler için algıda seçicilik yapmaya çalışıyor. Ruh dünyamızın kendini koruma yöntemi olarak dünyada hala var olan umut verici güzel şeylere yönelme eğilimi, gerçekten de kayda değer, ne dersiniz? O halde gelin bu eğilimi bir üst seviyeye çıkaralım ve sizlere bu iç karartıcı günlerde gün ışığı gibi parlayacak umut dolu, göğüs kabartan bir haberi duyuralım: Canan Dağdeviren tıp alanında Science & SciLifeLab ödülünü kazanan isim oldu!

Öncelikle bilim dünyasına ve konuya fazlasıyla uzak olanların aklına gelecek sorularla başlayalım: Canan Dağdeviren kim? Science & SciLifeLab ödülü de neymiş? Bu ödülü kazanabilmek için neler başarmış? En önemlisi de, Türkiye’nin gururu olduğu kadar nasıl oluyor da bu kadar içten, kibar ve saygılı kalmayı başarabiliyor? Her bir soruya cevap bulacağınız bu yazımızda açık açık, geleceği çok parlak olan biricik bilim kadınımız Canan Dağdeviren’i sınır tanımadan öveceğiz, hazır olun! İşte karşınızda o şahane insan ve bilim dünyasında sınır tanımayan başarıları!

Kısaca Canan Dağdeviren Kimdir?

6191DEBB-60EC-4BC0-B775-2F295AF1174A_cx0_cy1_cw0_mw1024_mh1024_s

4 Mayıs 1985 yılında İstanbul’da doğdu. Lisans eğitimini Hacettepe Üniversitesi’nde Fizik Mühendisliği bölümünde okuyan Dağdeviren, yüksek lisansını ise Sabancı Üniversitesi’nde Malzeme Bilimi ve Mühendisliği programında tamamladı. 2009 yılında kazandığı Fullbright (yalnızca en iyi öğrencilerin kazanabildiği ve bir kişilik kontenjanı olan bir burs programı) bursunu kazanarak Illinois Üniversitesi’nde Malzeme Bilimi ve Mühendisliği üzerine doktora yaptı.

Araştırmaları genel olarak, alışılmadık elektronik cihazlar için aktif piezoelektrik materyallarinin uygulanması ve model tekniklerinin bio-entegre sisteminin önemi beraberinde şekillenmesi üzerinde odaklanmıştır. Doktora çalışmasında ise daha çok kendi kendine enerji sağlayabilen kalp pilleri için çeşitli sensör ve enerji kaynağı bileşenler üzerine yoğunlaşmıştır. Çok işlevli kalp damar stenti, giyilebilir baskı sensörü ve cilt kanserini tespit eden cihaz gibi daha birçok konuda harikalar yaratan Dağdeviren, doktorasını 2014 yılında tamamladı.

Harvard Üniversitesi Genç Akademi üyeliğine seçilen ilk Türk olarak göğsümüzü kabartan Canan Dağdeviren, son zamanlarda çalışmalarına Massachusetts Teknoloji Enstitüsü (MIT) Koch Laboratuvarı’nda devam etmekte.

Başarılarının Kaynağı / Motivasyonu Neydi?

CoaSlscXgAQWYr0

Dedesinin henüz 28 yaşındayken kalp yetmezliği sebebiyle vefat etmesi üzerine, daha beş yaşında küçücük bir kız çocuğuyken bu sorun üzerine çalışmak istediğine karar vermiş. Dedesinin öldüğü yaş olan 28’e gelene kadar, kalp konusunda sıkıntı yaşayan tüm hastaların derdine derman olmayı kendine hedef bilmiş. Bilime merakını ateşleyen olayın dedesinin vefatı olarak anlatan Dağdeviren, Kocaeli Kitap Fuarı’nda Erdal İnönü’ye bizzat imzalattığı “Anılar ve Düşünceler” kitabı ile de hayatında bir dönüm noktası yaşadığını belirtiyor.

Ne Gibi Sıkıntılar Yaşadı?

193_48154

Ataerkil bir toplumda ve dünyada yaşıyor olmanın getirdiği olumsuz ön yargılar sebebiyle, sevgili Canan Dağdeviren de zamanında bazı hoşnutsuzluklar yaşamış. Parlak buluşları ve başarılarıyla inşa ettiği bu harika bilim binasının basamaklarını tırmanırken, sırf cinsiyeti yüzünden yaşadığı sıkıntıları bir röportajında zikretmiş kendisi. Bir matematik işlemini kendisi yaptığında hesap makinesi kullanıp kullanmadığı konusunda sorgulanması ve aynı işlemi bir erkek arkadaşı yaptığında tek verilen yanıtın “aferin” olması son derece üzücü. Eğitimini fizik üzerinde yoğunlaştırmak istediğini söylediğinde ise “Kadın fizikçi mi olurmuş?” tepkisiyle karşılaşması ise gerçekten yüz kızartıcı.

Daha da kötüsü, başarıyla tamamladığı bir proje için kesin yardım aldığının ima edilmesi ya da profesörünün ona sırf bir kadın olduğu için kibar ve iyi davrandığının konuşulması gibi durumlar da mevcut. İstemsizce bile olsa seksist düşüncelerin kurbanı olmaktan kurtulamayan değerli Canan Dağdeviren, elbette bu olumsuzlukların kendini yıldırmasına izin vermemiş. İlerlediği yolda başı dik bir şekilde yürümeye devam etmiş ve mütevazi kişiliğinden, saygılı benliğinden hiçbir şey kaybetmeden durmadan hep bir üstü hedeflemiş. Hemcinsim olarak kendisinin bütün kadınlara bir örnek olması konusunda su götürmez gerçeği inkar etmemekle beraber, benim için tam anlamıyla bir idol olduğunu da belirtmeden geçmek istemiyorum. Sadece bu konuda yaşadığı sıkıntılara karşı dik duruşuyla bile hayran olunası bir insan olduğunu düşünüyorum ve gurur duyuyorum!

Ne Gibi Başarıları Var?

yxkmm_1420619610_0108

  • Mezuniyetindeki başarısı sayesinde Maria Pia Gratton Uluslararası Ödülü‘nü kazandı.
  • Olağanüstü Materyal Araştırmaları alanında Racheff-Intel Ödülü‘nü aldı.
  • Mezun öğrenciler kategorisinde Türk Amerikan Bilim İnsanları & Akademisyenleri Birliği tarafından Genç Akademisyen Ödülü‘ne layık görüldü.
  • MIT’nin Elektrik Mühendisliği ve Bilgisayar Bilimi tarafından “dünyaca seçilmiş 40 kadın bilim insanı” olarak “Yükselen Yıldız” ünvanına layık görüldü.
  • Forbes’un “30 Yaşından Küçük 30 Bilim İnsanı” listesine girdi.
  • Harvard Üniversitesi’nin Genç Akademi Üyeliği olan ilk Türk oldu.
  • MIT Technology Review tarafından düzenlenen “35 Yaş Altı Mucitler” listesine girdi.
  • 2014 yılında Illinois Yenilik Ödülü‘nü kazandı.
  • Giyilebilir kalp pilini buldu.
  • Cilt kanserini teşhis eden cihazı üretti.
  • Türk Amerikan Birlikleri Meclisi tarafından “Türk Yıldızı” olarak isimlendirildi.
  • Harvard Üniversitesi’nde Stephen Hawking’i bizzat ağırladı.

12»


Paylaşmak ister misiniz?

165
343 shares, 165 points

0 Comments

Yorum Yazın